Bu piyasa çöküşünün sebebi, açıkça söylemek gerekirse, üçlü bir saldırı sonucunda güvenin tamamen kaybolmasıdır.

Önce 11 Ekim'deki "katliam". Bir gün içinde, tüm ağda iflas miktarı 13.475 milyar dolara fırladı, 1.6 milyondan fazla kişinin hesabı doğrudan sıfırlandı. Yüksek kaldıraçlı oyuncular ardı ardına patladı, panik satış durdurulamadı, küçük yatırımcıların parası domino taşları gibi tamamen yok oldu. Bu korkunç manzara, birçok insanı doğrudan kaçırdı - zarara uğrayanlar zarara uğradı, uygulamayı silenler uygulamayı sildi, birçok kişi bu hayatta bir daha asla kripto para ile uğraşmayacağına yemin etti. Likidite ve ilgi, bir gecede yarıdan fazlası çekildi.

Kötü haber şu ki, Amerika tarafında yeni bir skandal patlak verdi: Adalet Bakanlığı, bir dolandırıcılık çetesini çökertti ve 150 milyar dolar değerinde Bitcoin'e el koydu. Önemli olan miktarın büyüklüğü değil, bunun kanıtladığı bir şey var - zincir üzerindeki izleme teknolojisi, yönetilmeyen cüzdanları doğrudan kontrol edebilecek kadar olgunlaştı. "Merkeziyetsizlik kesinlikle güvenlidir" diyen inananlar anında savunmasız hale geldi, riskten kaçınma fonları çılgınca kaçışa geçti, çünkü herkes birdenbire sözde anonim korumanın profesyonel ekiplerin iz sürme yöntemlerine dayanamayacağını fark etti.

En ölümcül olan, Çince Meme coin'lerin bu hamlesi. Öncelikle duygusal spekülasyonla fiyatı yükselttiler, küçük yatırımcılar FOMO ile içeri daldı, sonuç olarak büyük yatırımcılar hemen satıp kaçtı, geride kalanlar ise sadece para çekme makinesi oldu. Bu tür "hızlı gir, hızlı çık" taktikleri, piyasadaki son güveni de tüketti.

Üç dalga çarpışarak üst üste bindi: likidite tükenmesi, güven mitinin çöküşü, spekülasyon dolandırıcılıklarının yaygınlaşması, tüm piyasa bir güven krizine girdi. Bu kadar düşmesi aslında önceden belirtilmişti.