Tesla'nın Lityum Tedarik Zinciri: Gerçekten Nereden Geliyor

Elon Musk, lityum tedarikini güvence altına alma konusunda takıntılı hale geldi — ve bunun iyi bir nedeni var. Elektrikli araç batarya maliyetleri rekor düşük seviyelerde (2025’e kadar %40 daha düşmesi öngörülüyor), gerçek darboğaz fiyat değil, ham maddeler.

İşte Tesla’nın lityum kaynaklarıyla ilgili detaylar:

Doğrudan tedarikçi anlaşmaları:

• Ganfeng Lithium (Çin’in en büyük üreticisi) — 2022’den beri 3 yıllık anlaşma
• Arcadium Lithium → Rio Tinto tarafından satın alınmakta, Tesla’ya da tedarik sağlıyor
• Sichuan Yahua Industrial (Çin) — 2030’a kadar kilitli, ayrıca 2027’ye kadar yeni karbonat anlaşması
• Liontown Resources (Avustralya) — Temmuz 2024’te spodumen konsantresi sevkiyatına başladı
• Piedmont Lithium (ABD/Kanada ortak girişimi) — 2025 sonuna kadar

Ama işin ilginç yanı şu ki: Tesla sadece doğrudan lityum almıyor. Tedarik zinciri, Panasonic, CATL, LG Energy Solutions ve BYD üzerinden ilerliyor — her biri kendi malzeme anlaşmalarına sahip.

Bir batarya başına ne kadar lityum? Standart Model S yaklaşık 62.6 kg lityum içeriyor, ama bu aslında toplam batarya malzemesinin sadece %10’u. Asıl kritik nokta? Hacim. Lityum-iyon bataryalara olan talep 2030’a kadar %400 artması bekleniyor.

Rafineri stratejisi: Tesla, madencilik yapmak istemiyor (çok karmaşık). Bunun yerine, Musk, Corpus Christi yakınlarında bir Teksas lityum rafinerisi inşa etmeye odaklandı — yıllık 50 GWh kapasite, neredeyse tamamlandı, tam üretim 2025’te bekleniyor. Tek sorun: Güney Teksas kuraklığı su anlaşmasını neredeyse engellemişti, ama bu Aralık’ta çözüldü.

Sonuç: Çin, küresel lityum işleme kapasitesinin %72’sini domine ediyor. Tesla’nın doğrudan tedarikçi sözleşmelerini ve rafineri kapasitesi inşasını bir araya getirmesi, jeopolitik riskleri azaltırken tedarik zincirlerini Kuzey Amerika odaklı tutmayı amaçlıyor.