#美国终止政府关闭 doğru gördüysen, hayatını sorgulamanı sağlayacak kadar kaybedebilirsin - işte bu, sözleşmenin gerçeği.
Böyle bir sahneyle hiç karşılaştın mı: Yön belirleme doğru, fiyat gerçekten yükseliyor, fakat hesap kanıyor. Senin şansın kötü değil. Oyun kuralları kendisi seni avlıyor.
O gün $ETH'de uzun pozisyon aldım, değerlendirmem sorun yoktu, grafik gerçekten yukarı doğru hareket etti. Kazanç rakamı 2000'den 8000'e fırladı, kalbim hızlı atıyor, avuçlarım terliyor, aklımda sadece "bu kesin" var. Sonra ne? Bir iğne batırmak - fiyat aniden stop-loss seviyesini delip geçiyor, pozisyon doğrudan zorla kapatılıyor. Birkaç dakika sonra, piyasa tekrar yükseldi. Ama ben, çoktan çıktım.
Boş bir hesaba bakarken aklıma sadece iki kelime geliyor: hasat.
Sonradan anladım ki, sözleşmeler böyle bir şey değil, "kaçış ve düşüşü görmekle para kazanmak" bu kadar basit değil. Yönü tahmin ettiğini mi sanıyorsun? Aslında, tasfiye çizgisiyle mücadelesi içindesin, finansman oranıyla çekişiyorsun ve piyasa algoritmalarıyla zeka savaşı veriyorsun.
Pazar asla kazanmanı engellemedi. Sadece tuzağı iyi tasarlamış: Biraz kazanmanı sağlıyor, hemen panikleyip kaçıyorsun, biraz kaybedince direkt patlıyorsun.
Gerçekten istikrarlı kazanç elde edenlerin oyun tarzı tamamen farklıdır: Onlar yükseliş veya düşüş tahmin etmez, sadece kazanma olasılığını hesaplarken. Gündemi takip etme, sadece pozisyonun ne kadar açılması gerektiğine odaklan. Sipariş vermeden önceki ilk düşünce "Ne kadar kazanabilirim" değil, "En kötü ne kadar kaybedebilirim" olmalıdır.
O 100.000 kaybettikten sonra, bir sözü gerçekten anladım: Sözleşme, yetenek değil, akıl ile birleştiriliyor. Güvenilen şey sezgi değil, disiplindir.
Şimdi yeni bir pozisyon açarken, ilk işim K çizgisine bakmak değil, risk açığını hesaplamaktır. Artık bir gecede zengin olmayı hayal etmiyorum. Sadece birkaç tur daha yaşamak istiyorum - çünkü sözleşme pazarında hayatta kalanlar, kâr konuşma hakkına sahipler.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
#美国终止政府关闭 doğru gördüysen, hayatını sorgulamanı sağlayacak kadar kaybedebilirsin - işte bu, sözleşmenin gerçeği.
Böyle bir sahneyle hiç karşılaştın mı:
Yön belirleme doğru, fiyat gerçekten yükseliyor, fakat hesap kanıyor.
Senin şansın kötü değil. Oyun kuralları kendisi seni avlıyor.
O gün $ETH'de uzun pozisyon aldım, değerlendirmem sorun yoktu, grafik gerçekten yukarı doğru hareket etti.
Kazanç rakamı 2000'den 8000'e fırladı, kalbim hızlı atıyor, avuçlarım terliyor, aklımda sadece "bu kesin" var.
Sonra ne?
Bir iğne batırmak - fiyat aniden stop-loss seviyesini delip geçiyor, pozisyon doğrudan zorla kapatılıyor.
Birkaç dakika sonra, piyasa tekrar yükseldi. Ama ben, çoktan çıktım.
Boş bir hesaba bakarken aklıma sadece iki kelime geliyor: hasat.
Sonradan anladım ki, sözleşmeler böyle bir şey değil, "kaçış ve düşüşü görmekle para kazanmak" bu kadar basit değil.
Yönü tahmin ettiğini mi sanıyorsun?
Aslında, tasfiye çizgisiyle mücadelesi içindesin, finansman oranıyla çekişiyorsun ve piyasa algoritmalarıyla zeka savaşı veriyorsun.
Pazar asla kazanmanı engellemedi.
Sadece tuzağı iyi tasarlamış: Biraz kazanmanı sağlıyor, hemen panikleyip kaçıyorsun, biraz kaybedince direkt patlıyorsun.
Gerçekten istikrarlı kazanç elde edenlerin oyun tarzı tamamen farklıdır:
Onlar yükseliş veya düşüş tahmin etmez, sadece kazanma olasılığını hesaplarken.
Gündemi takip etme, sadece pozisyonun ne kadar açılması gerektiğine odaklan.
Sipariş vermeden önceki ilk düşünce "Ne kadar kazanabilirim" değil, "En kötü ne kadar kaybedebilirim" olmalıdır.
O 100.000 kaybettikten sonra, bir sözü gerçekten anladım:
Sözleşme, yetenek değil, akıl ile birleştiriliyor.
Güvenilen şey sezgi değil, disiplindir.
Şimdi yeni bir pozisyon açarken, ilk işim K çizgisine bakmak değil, risk açığını hesaplamaktır.
Artık bir gecede zengin olmayı hayal etmiyorum.
Sadece birkaç tur daha yaşamak istiyorum - çünkü sözleşme pazarında hayatta kalanlar, kâr konuşma hakkına sahipler.