Bitcoin 3 Ocak 2009'da piyasaya sürüldüğünde, kimse tarih yazdıklarını bilmiyordu. Satoshi Nakamoto, Genesis Blok'u tek başına madencilik yaptı — rekabet yok, borsa yok, fiyat yok. Sadece yaklaşık 1 milyon coin tutacak bir adrese ödül olarak 50 BTC verildi.
İşte burada işler çılgınlaşıyor: 2009 boyunca, Satoshi esasen tek başına bir madencilik operasyonu yürütüyordu. Şubat başında ~9.000 BTC kazandı. Mart ayında, birkaç diğer madencinin katılmasıyla, hızı ~18.000 BTC aylık seviyesine ulaştı. Hesapla — yıl sonunda, neredeyse 1 milyon Bitcoin biriktirmiş olacaktı.
Şimdi piyasa matematiğini yapalım: bugünün $60K/BTC fiyatında, bu $60 milyar dokunulmadan duruyor.
Satoshi Neden Tek Bir Coin'e Bile Dokunmadı?
Bu, kriptoyu 15 yıldır rahatsız eden sorudur. Önde gelen teoriler:
Teori 1: Anahtarsız Ölüm — Satoshi hayata veda etti ve özel anahtarlarını mezara götürdü. Karanlık, ama mümkün.
Teori 2: Kasıtlı Kurban — Bir milyon BTC biriktirmenin mülkiyeti merkezileştireceğini ve Bitcoin'in felsefesine aykırı olacağını fark etti. Bu yüzden kayboldu. Neredeyse felsefi.
Teori 3: Kaybolan Anahtarlar — Basit insan hatası. Diskler silindi, yedekler bozuldu. Oluyor.
Bu Ne Anlama Geliyor
Satoshi'nin cüzdanının 15 yıldan fazla bir süredir hareketsiz kalması ve Bitcoin'in değersizden 1.3 trilyon dolarlık bir varlık sınıfına dönüşmesi, aslında Bitcoin'in kendisi için en büyük savunusudur. Hızlı zenginlikler için inşa edilmedi. Daha büyük bir şey için inşa edildi.
Satoshi'nun hayatta olup olmadığı, öldüğü mü yoksa en son çıkış stratejisine mi bağlı olduğu kesin değil; ancak bir şey kesin: dokunulmamış serveti, bir işlem olarak asla olabileceğinden daha fazla bir sembol değerindedir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
$60 Milyar Gizemi: Satoshi'nin Bitcoin Servetine Ne Oldu?
Bitcoin 3 Ocak 2009'da piyasaya sürüldüğünde, kimse tarih yazdıklarını bilmiyordu. Satoshi Nakamoto, Genesis Blok'u tek başına madencilik yaptı — rekabet yok, borsa yok, fiyat yok. Sadece yaklaşık 1 milyon coin tutacak bir adrese ödül olarak 50 BTC verildi.
İşte burada işler çılgınlaşıyor: 2009 boyunca, Satoshi esasen tek başına bir madencilik operasyonu yürütüyordu. Şubat başında ~9.000 BTC kazandı. Mart ayında, birkaç diğer madencinin katılmasıyla, hızı ~18.000 BTC aylık seviyesine ulaştı. Hesapla — yıl sonunda, neredeyse 1 milyon Bitcoin biriktirmiş olacaktı.
Şimdi piyasa matematiğini yapalım: bugünün $60K/BTC fiyatında, bu $60 milyar dokunulmadan duruyor.
Satoshi Neden Tek Bir Coin'e Bile Dokunmadı?
Bu, kriptoyu 15 yıldır rahatsız eden sorudur. Önde gelen teoriler:
Teori 1: Anahtarsız Ölüm — Satoshi hayata veda etti ve özel anahtarlarını mezara götürdü. Karanlık, ama mümkün.
Teori 2: Kasıtlı Kurban — Bir milyon BTC biriktirmenin mülkiyeti merkezileştireceğini ve Bitcoin'in felsefesine aykırı olacağını fark etti. Bu yüzden kayboldu. Neredeyse felsefi.
Teori 3: Kaybolan Anahtarlar — Basit insan hatası. Diskler silindi, yedekler bozuldu. Oluyor.
Bu Ne Anlama Geliyor
Satoshi'nin cüzdanının 15 yıldan fazla bir süredir hareketsiz kalması ve Bitcoin'in değersizden 1.3 trilyon dolarlık bir varlık sınıfına dönüşmesi, aslında Bitcoin'in kendisi için en büyük savunusudur. Hızlı zenginlikler için inşa edilmedi. Daha büyük bir şey için inşa edildi.
Satoshi'nun hayatta olup olmadığı, öldüğü mü yoksa en son çıkış stratejisine mi bağlı olduğu kesin değil; ancak bir şey kesin: dokunulmamış serveti, bir işlem olarak asla olabileceğinden daha fazla bir sembol değerindedir.